11 Eylül 2010 Cumartesi

İSTANBUL KIŞA HAZIRLANIYOR

Dün köprünün korkuluğuna dayadım elimi
Buz gibi
Artık denize bakmak
Serinletmiyor içimi
Ne çare üşütüyor

İşten çıkınca karanlık basıyor
İnsanların hali daha telaşlı
Taşıtlar daha çabuk geçiyor
Böyle günler kısaldıkça sanıyorum ki
Kış daha çabuk geliyor

Tophane'nin önünde
Odun boşaltan kayıklar var
Sabahları gittikçe sis artıyor
Herkesin dilinde aynı şey
Odun derdi
Kömür derdi

...


...
Ellerimizle eşya arasına bir şey girdi
Fakat düşünüyorum da sen hiç değişmedin
Sesin hep öyle sıcak,yüzün aydınlık
NECATİ CUMALI
Biliyorum bu şiir için henüz erken.Sonbahara yeni girdik,akşam ezanı 19.30 gibi okunuyor,yani günler hala uzun.Fakat bugün,bayramın 3. günü,hava kapalı ve serin.Aklıma kışı düşürdü işte.Gurbetten dönecek kardeşimi,yeğenlerimi düşününce karamsarlığım dağılıyor.Ama yine de,şimdi yaza girmek üzere olsaydık harika olurdu.Yaşlandıkça yazı daha çok seviyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder